amansız anların, yalansız çağların
kuytu çehrelerinde barınan kimdir hep?
kaldırımdaki taş bir bütüne adak
demek oluyor ki; gökyüzü bir adet
düşünülmemiş bir düşünce bekler insanı hep
saydam olmayan her şey de bir giz hep
öyle ki; denk değil tesadüflere hep
deşilmemiş toprakta öyledir
esrarı hayranlar toplayıcıdır
asıl konu nedir hep?
sıra sıra saniye parçalarında yer edinen
insanlık biraz daha yaklaşmıyor mu gerçeğe hep?
hep, hep, hep
tütecek yeni bir bebeğin kokusu hep
koku; insanın sesi gibi değil midir hep?
değişilmez konular vardır insanın yüreğinde
bu konular ruhu demlemez mi hep?
gözleri kükreten manzaralar;
yokluğu bile bile diri kalmazlar mı hep?
zannederler; zaman ölmeyecek hep
var eden bilmez mi gerçeği tek?
ay somurtmaz insana hep
bazen; karardığı olsa da ak oluşu rengarenk
yazılan yazgı alında taşınır hep
sazıdır insanın kader
çalar insan hep.
Mert Altınsoy