Yok Mu, Var
Şunu aklında tut iyiceÇilekte var, altın gibi parlayan ferik elmasında varGüneşte, gümüşte, fildişindeTahtada, kömürde, sütteSuyun ateş olduğu, ateşin su olduğu yerde varKızımıza ördüğün yeşil atkıda…
Şunu aklında tut iyiceÇilekte var, altın gibi parlayan ferik elmasında varGüneşte, gümüşte, fildişindeTahtada, kömürde, sütteSuyun ateş olduğu, ateşin su olduğu yerde varKızımıza ördüğün yeşil atkıda…
Gelip geçti, Byblus Kralı Nufsibaâl, sarayındaki yatak odasına çekildi; dağdaki üç münzevi sihirbaz tarafından kendisi için inşa edilmişti bu oda. Tacını ve kraliyet giysisini çıkardı…
Bir kuş havalandı kalbimin derinliklerinden ve gökyüzüne uçtu.Yükseklere uçtukça daha da büyüdü kuş…Bir lokmaydı başta, sonra bir çayır kuşu, sonra kartal, sonra ise bir bahar…
amansız anların, yalansız çağlarınkuytu çehrelerinde barınan kimdir hep?kaldırımdaki taş bir bütüne adakdemek oluyor ki; gökyüzü bir adetdüşünülmemiş bir düşünce bekler insanı hepsaydam olmayan her şey…
süzülür göz bu yokuşlarda sürekligörülen nedir? gerçekten ışık taneleri gerçek mi?tekrarlı gökyüzü bir işaret mi?asırlık güneş yüreklerde binbir desenli. sahi, nedir görülen? bir uyku silsilesi…